◊ Kanal D’nin uzun soluklu fenomen dizisi “Arka Sokaklar”a dahil oldunuz. Neler hissediyorsunuz?
– “Arka Sokaklar” bana, ben de “Arka Sokaklar”a dahil oldum aslında. Bunu yazan da yöneten de oynayan da çalışan da biliyorlar ki bu iş 18 yıldır devam ediyor. Bu türlü bir yerde olmak itimat verici… Umarım 18. döneme gelmiş olan bir kıssadaki aktör olarak ben de rolümü kabul ettiririm sevgili seyircilerimize.
◊ Senaryo size birinci geldiğinde diziyi kabul etmenizdeki en büyük etken ne oldu?
– Diziyi kabul etme nedenimin dışında kendini kabul ettirmiş bir dizi var ortada. Yani burada ne oynarsanız oynayın, 18 yıldır kendini var eden bir kıssa demek ki… Tartışmaya açık değildir. O yüzden beğendin, beğenmedim değil. Şu da büyük bir avantaj natürel… Hem Ozan Yurdakul hem de direktörümüz Orhan Oğuz, “Doğaçlama yapabilirsin” dedi. İşi yönlendiren şahısların bunu söylemiş olması benim için bir avantaj oldu.
SET ORTAMI TADINDAN YENMEZ
◊ Dizide Sado karakterine hayat veriyorsunuz. Sado nasıl biri?
– Dizide Sado bana hayat veriyor yani ben Mustafa’yım aslında. Elimden geldiği kadar oynamaya çalışıyorum. Sado güzel, hoş giyinen bir adam. Kendi içinde haklılığını tartışmam doğal ki… Ancak kelamlarını savunan bir adam. Aslında kimi şeyleri yaşayamadığı için isyankar biraz.
◊ Sette nasıl bir ortamdasınız?
– Set ortamı tadından yenmez. Daha ne denir ki buna… Çok eğlenceli, işini bilerek yapan beşerler var. Ortam eğlenceli, ben onları
seviyorum umarım onlar da beni sever.
TÜRK HALKININ KODUNU ÇÖZMÜŞLER
◊ “Arka Sokaklar”ın bu kadar uzun mühlet ekranda olma muvaffakiyetini siz nasıl yorumlarsınız?
– Başladığından beri Orhan Oğuz’un yönetmesi birebir senaristlerin yazması değerli. Kesinlikle içinde değişenler vardır. Dünyada bu kadar yıldır devam eden diziler de illaki vardır. Bizim ülkemizde bir ‘Bizimkiler’ vardı, Umur Bugay’ın yazdığı. Oradaki oynayan ustalarımıza da ağabeylerimize de selam olsun. Hepsinin ellerinden öperim. “Arka Sokaklar”, Türk halkının kodunu çözmüşler. Her şeyin dışında yazan da yöneten de oynayan da 18 yıldır bu işi devam ettiren bütün çalışanlara inanmışlar. İnandıklarını seyirciyle buluşturmuşlar. Bu yüzden de hâlâ devam eden bir dizi.
