AKP Küme Başkanvekili Leyla Şahin Usta, “Şu anda Gazze’de bir soykırım yaşanmakta ve bu soykırım bir an evvel ateşkesle iki devletin mutabakatıyla mutlaka tahlile kavuşturulmalıdır. Bu tahlilin tek aktörünün ve dünya başkanı olabilecek ülkenin Türkiye ve Recep Tayyip Erdoğan olduğunu herkes bilmektedir” dedi.
Genel Heyette gündem dışı konuşmaların akabinde küme başkanvekilleri gündeme ait değerlendirmelerde bulundu.
Saadet Partili Şahin: Darbe anayasasındaki hak ve özgürlükleri dahi çok gören bir anlayışla nasıl sivil, özgürlükçü bir anayasa yapabiliriz?
Saadet Partisi Küme Başkanvekili İsa Mesih Şahin, Refah Partisi kapatıldığında, Necmettin Erbakan’ın “Evet, bu kararı eleştiriyorum, yanlış bir karar lakin Anayasa Mahkemesi Türkiye’nin en yüksek yargı organıdır, bu karara uymak zorundayız” tabirlerini kullandığını belirterek, “Darbe anayasasındaki hak ve özgürlükleri dahi çok gören bir anlayışla nasıl sivil, özgürlükçü bir anayasa yapabiliriz?” sorusunu yöneltti.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın yurt dışına giden tabiplere yönelik kelamlarını hatırlatan Şahin, “Sayın Bakan, biz Türkiye’de sıhhat alanını ticarete dönüştürenleri çok yeterli biliyoruz. Onun için siz lütfen, bu alanlara hiç girmeyin. Şayet biz konuşacaksak hekimlerimizin özlük haklarından kaynaklanan, çalışma şartlarından kaynaklanan problemleri konuşmak isteriz” diye konuştu.
Türkiye’nin, İsrail’in Gazze taarruzları konusunda somut adım atamadığını söyleyen Şahin, “Başta Türkiye olmak üzere bölge ülkeleri İsrail’e karşı ticari ambargo, hava alanını kapatma üzere somut adımları atmak, İsrail’e sıkı bir markaj uygulamak zorundadır” dedi.
İYİ Partili Dervişoğlu: İsrail’in emeli Gazze’yi birinci evvel insansızlaştırmak sonra topraklarına katmak
İYİ Parti Küme Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, Stalin önderliğindeki Sovyetler Birliği tarafından 14 Kasım 1944’te Ahıska bölgesinde yaşayan on binlerce Ahıska Türkü’nün sürgün edilişinin 79. yılı olduğunu belirterek, hayatlarını kaybedenlere rahmet diledi.
İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik akınlarında öldürülen Filistinlilerin sayısının dün prestijiyle 11 bini aştığına ve 4 bin çocuğun katledildiğine işaret eden Dervişoğlu, “İsrail’in asıl maksadı Gazze’yi birinci evvel insansızlaştırmak, sonra demografik olarak dönüştürmek ve akabinde da ilhak ederek topraklarına katmaktır” biçiminde konuştu.
Suriyeli sığınmacılara kimi imkanlar sağlandığını söyleyen Dervişoğlu, “Türk milletinin daha büyük bedeller ödemeden, istisnasız tüm sığınmacıların vatanlarına geri dönüşünün sağlanmasını” istedi.
MHP’li Akçay: Ahıskalıların en kısa müddette öz vatanlarına dönüşleri temin edilmeli
MHP Küme Başkanvekili Erkan Akçay, Ahıska Türklerinin sürgün edilişinin 79. yılında, Ahıska Türklüğünün acılarını hala yüreklerinde duyduklarını lisana getirerek, Ahıskalı şehitleri rahmetle andı.
Ahıska Türklerinin, sürgünle birlikte dünyanın 9 farklı ülkesine yayıldığını anlatan Akçay, farklı ülkelerde yaklaşık 600 bin Ahıska Türkü bulunduğunu, Türkiye’nin de 70 bin Ahıska Türkü’ne vatandaşlık verdiğini belirtti. Akçay, “Rusya-Ukrayna savaşı sırasında yaklaşık 6 bin Ahıskalı ülkemize gelmiştir. Ahıska Türkleri, bugün, kendi ana vatanlarına dönmekte büyük zahmet yaşamaktadırlar. Gürcistan’ın 2007 yılında çıkarmış olduğu geri dönüş maddesinden sonra, Gürcistan ile yapılan ortak teşebbüsler sonucu bin 700 Ahıska Türkü ana vatanına dönmüştür lakin bu sayı epey yetersizdir. Bugün dünyanın birçok yerine yayılmış olan ve hala muhacirlikleri devam eden Ahıskalıların en kısa müddette öz vatanlarına dönüşleri temin edilmelidir” biçiminde konuştu.
14 Kasım Dünya Diyabet Günü olduğunu da söz eden Akçay, diyabetin, Türkiye’de görülme sıklığı giderek artan, önemli organ kayıplarına yol açan ve hayat kalitesini olumsuz etkileyen kronik bir hastalık olduğuna işaret etti. Türkiye’de 20 yaş üzeri her 7 şahıstan birinin diyabetli olduğunu belirten Akçay, “Diyabetli bireylerin bakımı ve tedavisi konusunda kâfi imkanlar sağlanmalıdır. Bilhassa genç bireylerde diyabetin taranması ve önlenmesi konusuna yönelik siyasetler geliştirilmeli ve gerekli yatırımlar yapılmalıdır” dedi.
HEDEP’li Danış Beştaş: Türkiye’den İsrail’e ticareti durdurabiliyor musunuz?
HEDEP Küme Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Gazze’de öldürülenlerin sayısı artarken hiçbir devletin tahlil önerisi olmadığını söyledi. Türkiye üzerinden ticaret filoları ve gemilerin her dakika ağır biçimde İsrail’e gitmeye devam ettiğini söyleyen Beştaş, “Siyasette sert kelamlar, geride da ağır bir ticaret var. 7 Ekim’den bu yana Türkiye’den yaklaşık 260 gemi gidip gelmiş. Türkiye İsrail’e en fazla demir çelik ihracatı yapan ülke pozisyonunda, çimento ve gibisi eserlerde de durum birebir. Bu ticareti durdurabiliyor musunuz?” sözlerini kullandı.
CHP’li Günaydın: Kurtulmuş o tarihten bu yana meyyit taklidi yapıyor
CHP Küme Başkanvekili Gökhan Günaydın, CHP TBMM Kümesi’nin TBMM’de “adalet nöbeti” tuttuğunu belirterek, “TBMM’nin saygınlığının sıfırlandığı bu sürece ait ağzımızı bile açamıyoruz. Numan Kurtulmuş bu Meclisin Lideri, Yargıtay 3. Ceza Dairesi kendisine kararında diyor ki ‘Sen nasıl olur da benim kararımı Meclis’te okutmazsın?’ Numan Kurtulmuş, bunun üzerine bir Müracaat Heyeti toplantısı yapacağına kelam verdiği halde o tarihten bu yana meyyit taklidi yapıyor” diye konuştu.
Milletvekillerinin, devletin idaresi ve bekasıyla ilgili sorumluluğu bulunduğuna işaret eden Günaydın, “TBMM’nin saygınlığından, onurundan konuşuyoruz ve burada kümeler bir ortaya gelerek bir genel görüşme bile açamıyoruz.” sözünü kullandı.
AKP’li Usta: Cumhurbaşkanımız canla başla çalışıyor
AKP Küme Başkanvekili Leyla Şahin Usta, Ahıska Türklerinin sürgün edilişinin 79’uncu yılı olduğunu anımsatarak, sürgünün 79’uncu yılında hayatını kaybedenleri rahmetle andı. 13 Kasım’ın, Nuri Demirağ’ın vefat yıl dönümü olduğunu hatırlatan Usta, Demirağ’a da rahmet diledi.
Filistin ve Gazze’de yaşanan soykırımın tüm süratiyle devam ettiğini tabir eden Usta, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“İsrail’in Gazze’ye düzenlediği akınlar sebebiyle ölenlerin sayısı 11 bini aştı; 198 sıhhat çalışanı, 49 gazeteci, 20 sivil savunma vazifelisi hayatını kaybederken 41 binin üzerindeki konut büsbütün yıkıldı. 7 Ekim’den bu yana Gazze’de hayatını kaybeden çocuk sayısı 4 bin 609, her dakika da artmaya devam ediyor maalesef. Bayan sayısıysa 3 bin 100 lakin bu sayı da biz konuşurken her dakika artmaya devam ediyor. Bu taarruzların ve soykırımın bir an evvel bitmesi için tek bir tahlilin olduğunu ve iki devletli tahlilin bütün dünyaca kabul edilerek bunun için bir adım atılması gerektiğini her fırsatta söylüyoruz. Bunun için aslında birinci adımı atan, 2009’da Davos’ta bütün dünya susmuşken, bütün dünya önderleri görmezden gelirken ‘one minute’ çıkışıyla birinci kez Filistin halkıyla birlikte ne kadar yürekten ve gönülden bağlı olduğunu gösteren Türkiye ve Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmuştur.”
AKP iktidarı olarak o günden bu yana ikiyüzlü bir tutumları olmadığını, bundan sonra da olmayacağını söyleyen Usta, “Filistin ve Gazze konusundaki halimiz çok nettir. Şu anda Gazze’de bir soykırım yaşanmakta ve bu soykırım bir an evvel ateşkesle, iki devletin muahedesiyle katiyen tahlile kavuşturulmalıdır. Bu tahlilin tek aktörünün ve dünya başkanı olabilecek ülkenin Türkiye ve Recep Tayyip Erdoğan olduğunu herkes bilmektedir. Bunun için canla başla çalışan Sayın Cumhurbaşkanımız, 30’un üzerinde telefonla ve yüz yüze yaptığı diplomasi trafiğiyle birlikte tahlilin sağlanması için canla başla çalışmaktadır” diye konuştu.
“Çözüm yolu, yeni anayasamızı yapmak”
AKP Küme Başkanvekili Usta, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay üzerinden yürütülen tartışmalarda Meclise düşenin, Türkiye’nin gereksinimi olan sivil bir anayasayı yapabilmek olduğunu söyleyerek, “Bu irade bizde var. Bir yetki karmaşası, yetki arbedesi varsa bunu çözebilecek kurum da TBMM’dir. Bunun tahlil yolu da yeni anayasamızı daima birlikte oturarak, istişareyle, muhalefetle, toplumsal uzlaşıyla yapmaktır. Bunun yolu da Meclisten geçer zira anayasa yapma yetkisi yalnızca Meclistedir” dedi.
TİP’li Kadıgil: Milletin seçtiği bir milletvekili 5 aydır esir tutulurken bu konuşmalar çok komik
TİP İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, yerinden kelam alarak, “İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Yargıtay 3. Ceza Dairesi, hiç utanmadan Yargıtay Başkanlığı ve onun ardında duran siyasetçiler milletin seçtiği bir milletvekilini Silivri’de tam 5 aydır esir tutarken bu konuşmalar bana çok komik geliyor.” formunda konuştu.
Genel Şurada AKP’li milletvekilleriyle TİP’li Kadıgil ortasında tartışma yaşandı.
TBMM Genel Konseyinde, Saadet Partisinin “engellilerin sorunları”, DÜZGÜN Partinin “KYK yurtları”, HEDEP’in “belediyelerdeki kayyumlar” ve CHP’nin “yargı” hususlarındaki önergelerinin gündeme alınması teklifleri görüşüldü.
Görüşmelerin akabinde yapılan oylamada, Saadet Partisi, GÜZEL Parti, HEDEP ve CHP’nin küme teklifleri kabul edilmedi.
Genel Şurada daha sonra AKP Kümesi’nin gündem ve çalışma saatlerine ait önerisi ele alındı.
Kabul edilen teklife nazaran, Aile ve Gençlik Fonu Kurulması Hakkında Kanun Teklifi gündemin ön sırasına alındı. Genel Şura, yarın da Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) Azerbaycan’daki misyon mühletinin 1 yıl uzatılmasına yönelik Cumhurbaşkanlığı tezkeresini görüşecek.
Genel Şurada, CHP Kocaeli Milletvekili Nail Çiler’in Gebze ismiyle bir vilayet kurulması hakkında kanun teklifinin direkt gündeme alınmasına ait önergesi de yapılan oylamayla kabul edilmedi.
Grup tekliflerinin akabinde Aile ve Gençlik Fonu Kurulması Hakkında Kanun Teklifi’nin görüşmelerine başlandı.
